Soğuk kış günlerinin kapımıza dayandığı zamanların içerisindeyiz.

Peki ama soÄŸuktan nasıl korunmalıyız? SoÄŸuk havalarda nasıl giyinmeliyiz? SoÄŸuk havalarda dikkat edilmesi gerekenler nelerdir? Ä°ÅŸte detaylar…

Soğuk havalarda hasta veya bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler mümkün olmadığı takdirde dışarıda uzun süre kalmamalıdırlar. Gerekli direnç ve kıyafetlere sahip olmayan kişiler için soğuk hava bir tehdit haline gelebilir.

Hastalanmamak adına soğuk havaya çıkmamayı tercih eden kişilerin de ara sıra dışarı çıkmaları ve bağışıklıklarını güçlendirmeleri gerekir. Aksi halde en ufak bir soğuk bile hastalanmayı beraberinde getirebilir. Soğuk havada durmanın vücut için birçok yararı olsa da ilerleyen süreçte direnç azaldığı ve metabolizma soğuk havaya yenik düştüğü için hastalanmalar meydana gelir. Bu nedenle dışarı çıkmadan önce tedbir alınmalı ve açık havadaki süre uzun tutulmamalıdır. Kıyafet seçimi de soğuk havalardan korunmak için önemli bir etkendir. Kalın kazaklar giymek yerine, üst üste giyinerek, girdiğiniz ortama göre vücut ısınızı dengelemek daha doğru bir seçenek olacaktır. Aksi takdirde giydiğiniz iki parça kıyafet içerisinde terlemeniz, hastalanmanıza ya da sıcağa çok alışarak ilerleyen zamanlarda kolaylıkla üşümenize sebebiyet verecektir. Soğuktan ilk olarak etkilenen bölgelere mutlaka dikkat edilmelidir. Bunların başında; kulak, burun, parmaklar, el ve ayak bilekleri geliyor. Bu bölgelerin üşümesi çok kolay olsada geri ısınması bir hayli zor oluyor.Dolayısıyla hastalanmak ve vücut direncinin düşmesi daha kolay hale geliyor. Önlem almak için atkı,şapka ve kulaklıklarla önlem alınabilir. Soğuk havadan korunmak için alınan nefesde önemlidir. Ağızdan nefes almak, direkt olarak ciğer ve iç organlara sopuk havayı ileteceği için mümkün olabildiğince dikkat edilmelidir. Yeterli sıvı alımı olmadan uzun süre soğukta kalmak vücudun uç noktalarında susuzluğa bağlı olarak kılcal damarlarda daralmaya neden oluyor, bu durum hem soğuk yanığı denen donmalara hem de mikropların dışarı atılması için gereken burun akıntısı ve balgamın koyulaşmasına yol açıyor. C vitamininden zengin portakal greyfurt kırmızı biber kuşburnu, boza, kefir, yoğurt, sirke, turşu gibi fermente edilmiş faydalı bakterilerden zengin gıdalar, bağışıklık sisteminin hammaddesi olan hayvansal proteinler için balık, et ve süt ürünlerinin tüketilmesi mikroplara, soğuğa karşı dayanıklılığı arttırır. 7-8 saatlik kaliteli uyku bağışıklık sistemini güçlendiriyor, hastalıklara karşı direncimizi arttırıyor. Gece uykusunun yerini gündüz uykusu tutmuyor.

NOT : Biz insanlar koca bedenlerimizi ısıtmanın yollarını ararken, küçük bedenleriyle soğuğa karşı koymaya çalışan hayvanları görmezden gelmeyin! Küçük bir koli, minik bir eski kumaş parçası, ısınmaları ve barınmaları için yeterli olacaktır.