Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 2,5 aylık aranın ardından yasama çalışmalarına yeniden başlıyor. Yeni yasama yılı açılışı dolayısıyla Meclis’e gelen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmi törenle karşılandı. Açılış töreninde konuşan Erdoğan, bu dönemde öncelik verilecek konunun yeni ve sivil bir anayasa olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamaları şöyle:
“Aziz milletim, Sayın başkan, değerli vekiller sizleri muhabbetle selamlıyorum. TBMM’nin 28. döneminin vekillerimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. 14 ve 28 Mayıs’ta iradelerini sandığa yansıtan vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Bu yüce çatı altında hizmet eden vekillerimize ayrı ayrı teşekkür ediyor, vefat edenlere mevladan rahmet diliyorum. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle anıyorum. Ülkemizin bütünlüğü uğruna mücadele eden şehit ve gazilerimizi yad ediyorum. Yeni dönemde milyonca kişiyi ilgilendiren önemli düzenlemeler için mesai yapılacak. Emeklilerden gençlere kadar toplumun her kesimine özel yasal düzenlemeler teker teker hayata geçirilecek.
Şimdi önümüzde yeni bir görev ve yeni bir fırsat var. Bu da ülkemize yeni bir sivil ve milli bir anayasa yapmaktır. Türkiye’yi mevcut anayasa kamburundan kurtarmak hepimizin öncelikli sorumluluğudur. Bu anayasanın 2023 Türkiye’sini taşıyamadığı açıktır. Sürekli darbe anayasasından şikayet edenler iş somut adım atmaya gelince ne yazık ki konfor alanlarının dışına çıkmak istemedi. Biz bu konuda sözü ve teklifi olan herkesi yeni anayasa çalışmalarına katılmaları çağrısında bulunuyoruz. Her türlü uzlaşmaya açık davranıyoruz. Teklifi olanı yeni anayasa çağrımıza davet ediyoruz.
Yeni anayasa ile birlikte yönetim sistemi tartışmalarını sona erdirme imkanı bulacağız. Türkiye Yüzyılı anayasası çalışmaları için her türlü kolaylığı gösteriyoruz. Diğer partilerden de aynı yaklaşımı bekliyoruz.
Başörtüsüne anayasal güvenceye ilişkin düzenleme ile yeni ve Sivil Anayasa için de ayrı bir çalışma takvimi belirlenecek. Ak Parti ve MHP, Anayasanın Meclis’ten uzlaşmayla çıkması için muhalefetin desteğini isteyecek.
Bu dönem ilk yasa tekliflerinden biri de emekli maaşlarına yapılacak düzenleme olacak. Aile Bankasından gençlere özel desteklere kadar birçok yasal düzenleme görüşülecek.
Dünya genelinde enflasyon oranları son 60-70 yılın en yüksek seviyelerine ulaştı. Gıdadan enerjiye, ticaretten istihdama kadar her alanda ciddi sıkıntılar yaşanıyor. Gelişmiş ülkeler dahil hemen hiç kimse önünü net bir şekilde göremiyor. Türkiye olarak biz de ister istemez bu olumsuzluklardan etkileniyoruz. Mevcut küresel ekonomik görünümü, hem de önümüzdeki dönemde karşılaşabileceğimiz muhtemel tehditleri dikkate alan bir politikaya yöneldik. Amacımız bu hassas dönemden, ülkemizi en az kayıpla ve şayet arzu ettiğimiz neticeleri alabilirsek en büyük kazançla çıkarmaktır.
Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme stratejimiz ekonomi politikamızın omurgası olmaya devam ediyor. Milletimizin canını yakan hayat pahalılığını ortadan kaldırmak, deprem başta olmak üzere ülkemizin acil meselelerini çözmek, ülkemizi büyütmeyi sürdürmek için ne gerekiyorsa yapmakta kararlıyız.
Asırlık hayalimiz Türkiye Yüzyılı’nı gerçekleştirmeden durmayacağız. Küresel ekonominin endişelerin arttığı dönemde umudumuzu korumakla kalmıyor istihdamdan ihracata verilerimizi artırıyoruz. Ekonominin ruhunu oluşturan güven istikrarı bozacak söz ve tutumdan uzak durmalıyız.
Benzer bir dayanışmaya terörle mücadelede de ihtiyacımız var. Terör örgütünün sınırlarımız dışındaki varlığını kaldırarak bu belayı ülkemiz için tehdit kaynağı olmaktan çıkarmak istiyoruz. Bu çerçevede son yıllarda elde ettiğimiz başarıları yeni kazanımlarla daha ileri taşımak için hazırlıklarımızı yapıyoruz. Son terörist bertaraf edilene edilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.
Bu sabah iki caninin etkisiz hal getirildiği eylem terörün son çırpınışları. Vatandaşın güvenliğine kasteden alçaklar emellerine ulaşamadı asla da ulaşamayacak. Olaya müdahale esnasında yaralanan polislerimize Allah’tan şifalar diliyorum.
Bir sabah ansızın gelebiliriz sözü kulaklardan hiç eksik olmasın diyoruz. FETÖ’nün yıkılmadık ayaktayız mesajı mezarlıkta ıslık çalma çabasıdır. Bu ülkede bir daha asla FETÖ yeniden dirilemeyeceği gibi, benzer örgütlerin de yeni ihanetler sergileyebilmesi mümkün değildir. Böyle bir durumun ortaya çıkmasına izin vermeyeceğiz. Can çekişen terör örgütlerine moral aşılamanın vebali ağır olacaktır. Sanat öne sürülerek milli iradaye kast edenlerin propagandasının yapılmasına müsaade etmeyiz. Bunu 15 Temmuz gecesi tankları çıplak elleriyle durduran milletimize bir borcumuz olduğunu düşünüyorum.
11 şehrimizdeki 14 milyon insanı etkileyen, 50 bin can kaybına yol açan deprem yakın tarihimizin en büyük felaketlerinden biridir. Böylesine büyük alanda bu kadar çok insanı etkileyen afet karşısında bu kadar hızlı toparlanıp, barınma hizmeti sağlayan başka bir devlet örneği yoktur. Kimi aksaklıklar olmuştur. Belki hala da vardır. Ancak milletimizin sergilediği birlik ve dayanışma asırlar boyunca tüm insanlığa örnek gösterilecektir. Devlet olarak imkanlarımızın tamamını bölgenin ihyasına sevk etmiş durumdayız. Yakında deprem konutlarının hak sahiplerine teslime başlıyoruz. Önceliklerimizin başında deprem bölgesindeki yaraların sarılması yer alıyoruz. Depremin maliyetinin 105 milyar doları bulacağı hesaplanıyor.
Dış politikaya daima çok önem verdik. Kimi zaman yaptığımız fedakarlıkların karşılığını alamadığımız durumlar elbette oldu. Mesela Avrupa Birliği ile ilişkilerimiz bunlardan biridir. Biz AB’ye verdiğimiz sözleri tuttuk. Ama onlar hiçbirini yerine getirmediler. Avrupa Birliği’nin ülkemize yönelik adaletsiz tarafgir tutumunda bir değişiklik olmadı. Kağıt üzerinde ortaya koydukları kuralları, süreçleri hiçe sayan bir yaklaşımla ülkemize haksızlık üzerine haksızlık yapıyorlar. Türkiye olarak 60 yıldır kapısında bekleyen AB’den herhangi bir beklentimiz yok.
Şayet, bize karşı örtülü bir yaptırım gibi kullandıkları vize dayatması başta olmak üzere haksızlıklarından geri dönerlerse kendi yanlışlarını düzeltmiş olurlar. Yapmazlarsa, siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri olarak bizden herhangi bir beklentiye girme hakkını tümüyle kaybederler. Artık iyice lafta kalan tam üyelik sürecini sonlandırmak gibi bir niyetleri varsa işin o tarafı da kendi bilecekleri bir iştir. Biz demokrasi, adalet ve özgürlükler noktasında Kophengah Kriterleri’ni gerekirse Ankara kriterleri yapar yine yolumuza devam ederiz.
Avrupa Konseyi’nin bir kurumu olan AİHM’in verdiği son kararlar adeta bardağı taşıran son damla olmuştur. Bu karardan cesaret alan terör örgütü mensupları ve yandaşları, beyhude yere heveslenmesinler. Mahşeri vicdanda zaten mahkum olan FETÖ’cü alçaklara bu karardan ekmek çıkmaz. Türkiye bu ihanet çetesiyle mücadelesinden milim geri atmayacak, herhangi bir tavize, eskiye dönüşe müsahade etmeyecektir. Bir kez ihanet eden, her zaman ihanet eder.
30 yıllık işgalin ardından Azerbaycan toprağı olan Karabağ, özgürlüğüne kavuşmuş, hak yerini bulmuştur. Biz dostlarımızı çoğaltma ve bu konuda samimi bir gayret içindeyiz. Uzattığımız dostluk elini tutan herkesle, ortak çıkarlar doğrultusunda yol yürümekten memnuniyet duyarız. Son dönemde bu doğrultuda pek çok önemli adımı başarıyla attık. Ülkemizin etrafında barış ve huzur kuşağı oluşturma hedefimizde ciddi mesafe aldık. Bölgesel entegrasyon projeleriyle işbirliğimizi derinleştirmeye çalıştık. Bunlara yenilerini eklemeye hazırız.”
Polisten Kaçan Motosiklete Polis Otosu Çarptı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.