Beyin sınırlarını aşıyor mu? Hafızanın şaşırtıcı kapasitesi ortaya çıkıyor

En son bilimsel tahminlere göre beyin, 20 ciltlik 5 set Britannica Ansiklopedisi ezberleyebilecek bir kapasiteye sahip. Bu, yaklaşık olarak 3 adet 1,000 terabaytlık harici hafıza birimi kadar alan demektir, yani tam bir 3 petabayt. Bu muazzam kapasiteyi anlamak adına, Britanya Ulusal Arşivi’nin 900 yıllık birikiminin sadece 70 terabayt civarında olduğunu düşünebilirsiniz. Terabaytın tanımını bilmeyenler içinse, 1 terabayt, 1.024 gigabaytı temsil eder. Bu da yaklaşık 1 gigabaytın 1024 megabayt olduğu anlamına gelir.

3 petabaytlık hafıza, 20 cilt Britannica Ansiklopedisi ve daha fazlasını barındırabilir!

İnsan beyni, şaşırtıcı bir kapasiteye sahip olabilir; ancak bilgisayarlar gibi hedefe yönelik çalışma ve kusursuz bilgi depolama yeteneğine sahip değildir. Beynimiz, bilgileri otomatik olarak kaydetmez ve kusursuz bir şekilde saklayamaz. Bu nedenle, beyin kusurlu bir organdır ve her şeyi hatırlama, bilgileri silme ve yerine yeni bilgileri yazma yeteneğine sahip değildir.

Beynimizde 100 milyar nöron bulunsa da, bunların sadece bir milyar civarındaki doğrudan hafıza ile ilişkili olduğu düşünülmektedir. Bu nöronlar arasındaki bağlantılar, doğumdan sonra bireyin deneyimlerine bağlı olarak oluşur ve beynimizin iş yapma kapasitesi bu bağların sayısıyla orantılıdır.

Beyin, bilgileri birbiriyle ilişkilendirerek bağları oluşturur. Bu bağları güçlendirmenin yolu ise bilgileri sık tekrarlamaktan geçer. Bu şekilde, sinir bağlantıları sık uyarılır ve bilgiler hafızada daha kalıcı hale gelir.

Ancak, çoğu zaman karşılaştığımız bilgiler kısa dönem hafızamızda geçici izler bırakır ve hemen silinir. Beynimiz, aralıksız bir kayıt cihazı olmadığı için her anıyı saklayamaz.

Duygusal ilişkiler, anıların oluşumunu etkiler. Güçlü duygular uyandıran anılar daha güçlü bir şekilde hafızada kalır. Bu nedenle, duygusal anlar daha iyi hatırlanır.

Evrimsel olarak, beynimiz büyüdükçe bu büyümeye paralel olarak hafıza artışı göstermiştir. Ancak, hafızayı tam anlamıyla dolduramayız çünkü hafıza ile ilgili süreçler düzgün evrimleşmemiştir.

Beynin karmaşıklığı ve anlaşılmaz hatalarla dolu olması, evrim süreçlerinin yetersizliğinden kaynaklanabilir. İnsan zekası, evrimleşen süreçlere karşı koymuş ve etkisini azaltmıştır.

Sonuç olarak, beyin koca bir hafıza alanına sahip olabilir, ancak bu alanı etkili bir şekilde kullanamayız. Şimdilik, hayatta kalmak ve üremek için yeterli bir hafıza miktarı evrimleşmiştir ve bu miktarla yetinmek durumundayız. Hafızanızı geliştirebilirsiniz, ancak bu gelişim sınırlıdır. Yine de hafızanızı aktif tutmak, yaşlılıkla beraber gelebilecek sinir hastalıklarını önleyebilir veya yavaşlatabilir.