Kayıpları giderecek
Son dakika haberi… Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kabine Toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan asgari ücrete yapılacak zam ile ilgili olarak, “Ekonomik dengeyi sarsmayacak, çalışanların kayıplarını giderecek bir asgari ücret belirleyeceğiz” ifadelerini kullandı. “İsrail, Filistin’de uyguladığı her zulmün hesabını verecektir” diyen Erdoğan, “Bundan kaçış yok. Netanyahu nereye kaçar bilemiyorum? Türkiye kendisi gibi düşünen devletlerle bu meseleyi her platformda dile getirecektir” dedi. Öte yandan Kentsel dönüşümün siyaset üstü bir konu olduğunu dile getiren Erdoğan, “Kentsel dönüşümün siyasi çıkarlar için istismarına yönelmek ülkemize ihanet etmektir. Kentsel dönüşüm konusu beka meselesidir” şeklinde konuştu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen ve 3 saat 10 dakika süren Kabine Toplantısı’nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, “Son kabinemizden bu yana özellikle dış politikada gerçekten yoğun bir gündemi geride bıraktık. Kuzey Afrika’daki en önemli ticari ortaklarımızdan Cezayir ziyaretimiz, enerji ve müteahhatlik sektörleri başta olmak üzere ekonomik ilişkilerimiz açısından oldukça başarılı geçti. Ziyaretimizi Cezayir ile aramızdaki konsey mekanizmasına stratejik boyut eklemek suretiyle adeta taçlandırdık. Cezayir, Filistin davasının önde gelen savunucuları arasında yer alıyor. Cumhurbaşkanı kardeşim Tebbun ile görüşmemizde 2 kardeş ülke olarak Gazze’ye ve Filistin davasına üstün desteğimizi teyid ettik. Çevrimiçi olarak düzenlenen G-20 liderler Zirvesi‘nde küresel ekonomideki son gelişmeleri gözden geçirme imkanı bulduk. Geçtiğimiz hafta yaptığımız grup toplantımızda hem ülkemizin güncel siyasetine dair konuları hem de partimizin mahalli idareler seçimleri ile ilgili hazırlıklarını değerlendirdik. Yaklaşık 5 yıldır tam anlamıyla bir fetret devri yaşayan muhalefetin yönetimindeki belediyeleri inşallah merkezinde hizmet, eser ve yatırımın olduğu gerçek belediyecilik ile yeniden buluşturacağız” dedi.
‘BİR GECE ANSIZIN GELEREK TÜM BU SENARYOLARI YIRTIP ATMAKTAN ÇEKİNMEYİZ’
Erdoğan, konuşmasının devamında, “Milli Güvenlik Kurulumuzun Kasım ayı toplantısında terör ile mücadeleden bölgemize gelişmelere kadar pek çok konuyu ele aldık. Terörü kaynağında yok etme stratejimizi başarıyla uyguluyoruz. Suriye’nin kuzeyinde teröristlerden temizlediğimiz bölgelerde huzur ve güven iklimi hakim. Tel Rıfat başta olmak üzere teröristlerin kümelendiği sınırımıza yakın alanları da inşallah eninde sonunda güvenli hale getireceğiz. Irak sahasında devam eden Pençe harekatlarımızla bölücü terör örgütünü sınırlarımızdan uzaklaştırdık. Havadan ve karadan gerçekleştirdiğimiz nokta operasyonlarımız ile teröristlerin üzerinde baskıyı sürekli artırıyoruz. Sınırlarımız içinde bölücü örgütü bitme noktasına getirdik. Bundan 40 sene önce milletimizin başına musallat edilen terör belasından Türkiye’yi tamamen kurtarmakta kararlıyız. Buradan bir kez daha terör örgütü eliyle ülkemizi sıkıştırmaya çalışanlara sesleniyorum; Türkiye’nin güneyinde, Suriye ve Irak’ın kuzeyinde bir terör yapılanmasına kesinlikle izin vermeyeceğiz. Operasyonlarımız neticesinde bitkisel hayata giren bölücü terör örgütünü canlandırma, yeniden palazlandırma çabalarının farkındayız. Kimin ne yaptığını kimin kiminle iş tuttuğunu çok iyi biliyoruz. Daha önce yaptığımız gibi ‘bir gece ansızın gelerek’ tüm bu senaryoyu yırtıp atmaktan çekinmeyiz” ifadelerini kullandı.İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ İLE MÜCADELE YENİ SÖMÜRÜ DÜZENİNE YOL AÇMAMALIDIR’
Erdoğan, iklim değişikliğinin etkilerine her geçen gün daha fazla maruz kalındığına dikkat çekerek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Akdeniz çanağında yer alan Türkiye aynı coğrafyayı paylaştığı diğer ülkelerle birlikte iklim krizinin can yakıcı sonuçlarını en çok hisseden bundan en çok mağdur olan devletlerin başında gelmektedir. İklim krizi gerçeği ile ne kadar erken yüzleşirsek ülkemize yansımalarını da o derece hızlı kontrol altına alabiliriz. İklim değişikliğinden bahsederken burada şu noktanın asla gözden kaçırılmaması gerekiyor; bugün 8 milyar insanın hayatını etkileyen bu krizin asıl müsebbibleri; gelişmiş, zengin, müreffeh Batılı ülkelerdir. İklim krizi kontrolsüz büyümenin, aşırı tüketim hırsının bir sonucudur. Tabiyatı bir emanet olarak değil de sömürülmesi gereken bir meta olarak gören zihniyet son iki asırda dünyamıza çok büyük zarar vermiştir. Bu zihniyette köklü bir değişim olmadan krizinin önüne geçemeyiz. Türkiye olarak her platformda bu gerçeği dile getiriyoruz. Bir başka hakikat, iklim değişikliği ile mücadelenin yeni adaletsizliklere, yeni sömürü düzenine yol açmamasıdır. Dünyayı en çok kirleten ülkelerin iklim değişikliği ile mücadelede mali açıdan daha fazla yük almaları kaçınılmazdır. Biz insanlığa ve gelecek nesillere karşı mesuliyetimizin bir gereği olarak iklim değişikliği meselesinde elimizi taşın altına koyuyoruz. Sera gazı emisyonunda tarihi sorumluluğumuz eser miktarda olmasına rağmen insanların ortak geleceğine katkıda bulunmak adına kendi imkanlarımızla çok önemli adımlar atıyoruz. Bu çerçevede ilan ettiğimiz ‘Net 0 emisyon’ hedefimize 2053 yılında ulaşmayı öngörüyoruz.”
Kaynak ; Hürriyet
Davutoğlu asgari ücret zammı önerisini açıkladı: En az 17 bin TL olmalı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.