Kaynak: "Medyascope"
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) kaynaklarından edinilen bilgiye göre Diyarbakır’da 4 Eylül 2024’te PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecride karşı çalışma yürütmek üzere “Adalet Girişimi” oluşturuldu. DEM Parti kurmayları, bu girişimle siyasi partilere, STK’lara ve akil insanlara İmralı Ada Hapishanesi’nde hükümlü bulunan Öcalan’la 43 aydır iletişim kurulamadığını anlattıklarını aktardı.
DEM Parti, geçen yıldan itibaren Öcalan’ın fiziki özgürlüğü için çeşitli çalışmalar yaptı. Bunlardan birisi de bu yılın başında Öcalan’a yönelik tecrit için 1 Şubat’tan 15 Şubat’a kadar devam eden “Büyük Özgürlük Yürüyüşü”ydü. Ayrıca DEM Parti ve Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) 13 Ekim’de Diyarbakır’da ”Tecride Karşı Özgürlük Mitingi” düzenlemek istedi. Diyarbakır Valiliği ise beş günlük eylem ve etkinlik yasağı kararı alarak yürüyüşü engelledi.
Medyascope‘un edindiği bilgilere göre Adalet Girişimi’nin ilk çalışmaları Ankara’da diplomatik misyonla başladı. Ardından siyasi partilerle görüşüldüğünü belirten kurmaylar, Meclis’in açılmasıyla görüşmelerde farklı bir siyasi ortamın oluştuğuna değindi. Parti kurmayları, herhangi bir siyasi parti ayrımı yapmadıklarını, randevu taleplerini kabul eden herkesle görüştüklerini söyledi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 1 Ekim’de TBMM açılışında DEM Parti’lilerle el sıkışmasının ardından “yeni çözüm süreci” tartışmaları başladı. Kurmaylar, bu zamana kadar tecridin daha hassas bir konu olarak görüldüğünü belirtti. Bu nedenle DEM Partili kurmayların ziyaret ettiği tarafların da bu görüşmelerin basına yansımasını istemedikleri kaydedildi. Ancak 1 Ekim’den sonra değişen gündemle bir durum değerlendirmesi yapılacağı öğrenildi. Böylece görüşmelere ilişkin kamuoyuna bilgi verilebileceği belirtildi.
Kaynaklar, görüşmecilerin büyük kısmının, Öcalan’a 43 aydır tecrit uygulandığını ilk defa öğrendiklerini söyledi. Daha önce hükümette ve siyasi partilerde görev almış önemli isimlerle de konuştuklarını belirtti.
Medyascope’un edindiği bilgiye göre, Öcalan’ın yasal haklarının siyasal pozisyonuyla anılması görüşmelerde öne çıkan konu oldu. Siyasi partilerin görüşmelerde “yasaların herkes için uygulanması gerektiğini” kabul ettiği ancak kamuoyunda konuşamayacaklarını söyledikleri kaydedildi.
DEM Parti kurmayları, Bahçeli’nin 22 Ekim Salı günü TBMM’deki grup toplantısında Öcalan’a çağrısıyla “tecridin kaldırılmasından” bahsetmesinin tecridin uygulandığının kabulü olduğunu ileri sürdü.
Tecridin aleni olarak kabul edildiğini söyleyen kurmaylar, artık tecridin kaldırılması gerektiğini düşünüyor. DEM Parti kaynakları, Bahçeli’nin umut hakkını pazarlık konusu yapmasının doğru olmadığını belirtti. Öcalan’ın ölünceye kadar hapiste kalmasının kabul edilemeyeceğini savunan kurmaylar, AİHM’nin Öcalan hakkındaki başvurulara verdiği kararları hatırlattı.
Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi’nin de bu kararların uygulanmasıyla ilgili 19 Eylül 2024’teki kararında eylül 2025’e kadar Türkiye’ye süre tanıdığı belirtildi. Buna göre Türkiye’nin umut hakkını tanıması ve yasal düzenleme yapması beklentisi sürüyor.
Tüm siyasi partilerin adalet başlığında buluşması gerektiğine inanan kurmaylar, adaletin herkes için olduğunu vurguladı. DEM Parti kaynakları, görüşmeler için randevuları eylül ayından itibaren istediklerini ancak MHP’den hiç randevu talep etmediklerini belirtti. Bahçeli’nin tecridi kabul eden konuşmasının ardından kurmaylar, MHP’den ayrıca bir randevu talep etmeyeceklerini de ekledi.
DEM Parti kaynakları, İmralı’da uygulanan tecridin Meclis kürsüsünden konuşulmasının Adalet Girişimi’nin maksadına ulaştığını gösterdiğini belirtti. Böylece Türkiye’nin artık tecridi ve umut hakkını konuştuğuna dikkat çekildi.
DEM Parti diyalog için yol haritası belirliyor; İlk adım 29 Ekim resepsiyonuna katılım
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.